Çağdaş Sözlük

sâika ~ ساءقه

Osmanlıca İmla Lügati - sâika ~ ساءقه maddesi. Sayfa: 239 - Sira: 42

1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,sâika maddesi. sâika osmanlica yazılışı, sâika osmanlıca imla klavuzu, sâika Türkçe - Osmanlıca imla yazımları, sâika nasıl yazılır, sâika arapça yazılışı, Çağdaş Sözlük Osmanlıca imla klavuzu

1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,, ساءقه sâika ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

sâika ~ ساءقه güncel sözlüklerde anlamı:

SAiKA ::: Yıldırım. Ölüm, mevt. * Nüzul ateşi. * Semadan gelen şiddetli ses. * Mühlik ve azab. * Bulutları sevke vazifeli melek.

SAiKA ::: Sürükleyen, sevkeden, götüren hal, sebep.

sâika ::: (a. i. c. : savâik) : yıldırım.

Siper-i saika ::: yıldırımsavar, paratoner, fr. paratonnerre.

sâika ::: (a. s.) : sevkeden, sürükliyen, götüren hal; sebep.

Saika :::


  1. Yıldırım
    Örnek: Öteden saikalar parçalıyor afakı! M. A. Ersoy

  2. Sebep
    Örnek: Daha çok artan merakımın saikasıyla kapıya kadar ben de gittim. E. E. Talu

  3. Sevk eden, götüren.

  4. Yıldırım.

  5. Neden, sebep.

sâika ::: yıldırım

sâikâ ::: yıldırım , ölüm , mevt , nüzul ateşi , semadan gelen şiddetli ses , mühlik ve azab , bulutları sevke vazifeli melek , sürükleyen , sevkeden , götüren hal , sebep

sâika ::: ‬yıldırım

sâika ::: (a. s.) sevkeden, sürükliyen, götüren hal; sebep.

saika ::: sebep, yıldırım

SAİKA :::

Yıldırım. Ölüm, mevt. * Nüzul ateşi. * Semadan gelen şiddetli ses. * Mühlik ve azab. * Bulutları sevke vazifeli melek