rûhânî ~ روحی
Osmanlıca İmla Lügati - rûhânî ~ روحی maddesi. Sayfa: 235 - Sira: 46

1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,rûhânî maddesi. rûhânî osmanlica yazılışı, rûhânî osmanlıca imla klavuzu, rûhânî Türkçe - Osmanlıca imla yazımları, rûhânî nasıl yazılır, rûhânî arapça yazılışı, Çağdaş Sözlük Osmanlıca imla klavuzu
1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,, روحی rûhânî ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
rûhânî ~ روحی güncel sözlüklerde anlamı:
RUHANi ::: Cisim olmayıp gözle görülmeyen cin ve melâike gibi bir mahluk. Ruha ait. Ruhtan meydana gelmiş, melek. * Madde ile alâkalı olmayan, mânevi, ruh âlemine mensub olan.
rûhânî ::: (a. s. rûh'dan) : 1) ruha âit, ruh ile ilgili. 2) gözle görülemiyen, cismi olmıyan. 3) mezhep işlerine, â'it, âhiretle ilgili olan.
Meclis-i rûhâni ::: Hıristiyanların, mezheplerine âit işlerin tetkikiyle vazifeli bulunan hey'etleri. Reis-i rühâni : papas, piskopos. 4) i. ruhtan meydana gelmiş olan melek.
ruhî ::: (a. s.) : ruha âit, ruhla ilgili, ruhça.
ruhî ::: (a. h. i.) : XVI. asırda yetişen vâdî sahibi büyük Osmanlı şâiri Rûhî-i Bağdadî.
ruhanî ::: ruh ile ilgili, görünmez varlık, ruh, melek, cin.
Ruhani :::
- Ruhla ilgili
Örnek: Bir nur inmiş gibi yüreğime âdeta ruhani diyebileceğim bir sükûnet çökmüştü. R. N. Güntekin - Din ve mezhep işlerini ele alan, bunlarla ilgili bulunan
Örnek: Muhterem hatun patrik meclisiyle ruhani meclisin nasihatlerini dinleyerek kızını, büyük emire zevce olarak verdi. F. R. Atay - Dinle ilgili, dinî bir havası olan, manevi, cismani karşıtı
Örnek: Bunu artık ne pahasına ödersem ödeyeyim, duymuş olduğum bu ruhani haz, bana kâfidir. A. Ş. Hisar - 1. Ruhla ilgili. 2. Gözle görülmeyen. 3. Din adamı.
ruhânî ::: ruha ait
rûhanî ::: ruh ile ilgili , görünmez varlık , ruh , melek , cin
rûhî ::: ruh ile ilgili
rûhî ::: ruhsal
ruhî ::: (a. s.) ruha âit, ruhla ilgili, ruhça.
ruhî ::: (a. h. i.) XVI. asırda yetişen vâdî sahibi büyük Osmanlı şâiri Rûhî-i Bağdadî.
RUHANÎ :::