nizâm ~ نظام
Osmanlıca İmla Lügati - nizâm ~ نظام maddesi. Sayfa: 215 - Sira: 44

1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,nizâm maddesi. nizâm osmanlica yazılışı, nizâm osmanlıca imla klavuzu, nizâm Türkçe - Osmanlıca imla yazımları, nizâm nasıl yazılır, nizâm arapça yazılışı, Çağdaş Sözlük Osmanlıca imla klavuzu
1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,, نظام nizâm ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
nizâm ~ نظام güncel sözlüklerde anlamı:
NiZAM ::: Sıra, dizi, düzen. Dizilmiş olan şey, sıralanmış. * İcaba göre yapılan kanun. Bir kaideye binaen tertib olunmak ve ona binaen tertib olundukları kaide. * Bir işin sebat ve kıyamına medar, sebep olan şey ve hâlet.
nezzâm ::: (a. s. nizâm'dan) : nizam veren, tertipliyen, düzenliyen.
nizâm ::: (a. i. c. : nizâmât) : 1) dizi, sıra. 2) "düzen, usul, tertip yol; kaide. 3) zamânın îcablarına göre konulan- esaslar. 4) Hindistan'da müstakil küçük devletler hâlindeki ülkelerin hükümdarlığı.
nizâm-ı cedîd ::: "yeni kanun, yeni sistem asker" : III. Selim zamanında kurulmuş olan yeni askerlik.
nizâm-üd-dîn ::: 1) dînin nizâmı, düzeni; 2) dilimizde : "nîzâmettin" şeklinde erkek adı olarak kullanılır.
nizam ::: düzen, düzenlilik.
NiZaM ::: İnsan, etrâfını meselâ yerleri, gökleri ve yıldızların boşlukta döndüklerini, asırlar boyunca, çarpışmadıklarını, yeryüzünde, sıcaklık, basınç, hava, su miktârlarının; yapılarının, hareketlerinin tam, hayata uygun olarak ayarlanmış olduğunu, insanların hayvanların, nebâtların (bitkilerin), cansız maddelerin, atomların, hücrelerin kısaca lise ve üniversitelerde okunan, tedkîk edilen, incelenen sayısız varlıkların yapılarındaki ve hareketlerindeki nizâmı görerek bunları yapan, yaratan, kudretli, bilgili bir sâhibin bulunduğunu, ister istemez kabûl etmek, O'na inanmak zorunda kalır. Aklı olan kimse, kâinattaki bu azameti (büyüklüğü), nizâmı görerek hemen Allahü teâlânın varlığına inanır, müslüman olur. (M. Sıddîk Gümüş)
Nizam :::
- Düzen
Örnek: Evin nizamında Türk kadınlarının vakur zarafeti göze çarpar. O. S. Orhon - Kural
Örnek: Şimdi, eski sıralar bozuldu, yeni sıralar, yeni nizamlar gelinceye kadar böyle olacak! M. Ş. Esendal - düzen.
- 1. Usul, kaide. 2. Düzen, tertip, sıra. 3. Kanun
nizâm ::: düzen
nizām ::: düzen
nizâm ::: düzen
nezzâm ::: (a. s. nizâm'dan) nizam veren, tertipliyen, düzenliyen.
nizâm ::: (a. i. c. : nizâmât) 1) dizi, sıra. 2)
nizam ::: çekidüzen, düzen, kural
NİZAM :::