zahire ~ ذخيره
Osmanlıca İmla Lügati - zahire ~ ذخيره maddesi. Sayfa: 316 - Sira: 19

1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,zahire maddesi. zahire osmanlica yazılışı, zahire osmanlıca imla klavuzu, zahire Türkçe - Osmanlıca imla yazımları, zahire nasıl yazılır, zahire arapça yazılışı, Çağdaş Sözlük Osmanlıca imla klavuzu
1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,, ذخيره zahire ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
zahire ~ ذخيره güncel sözlüklerde anlamı:
ZAHiRE ::: Anbarda saklanan yiyecek, hububat. Azık.
ZAHiRE ::: (C.: Zevâhir) Parlak.
ZAHiRE ::: (Zahâyir) Öğle vakitleri sıcaklığın çok olduğu vakitler.
ZAHiRE ::: Dışarı fırlamış olan göz. * Günün yarısında devenin otlamaktan gelmesi.
zahîre ::: ambardaki tahıl, azık.
Zahire :::
- Gereğinde kullanılmak için saklanan tahıl, aşlık
Örnek: Zihnini, cerre çıktığı vakit toplayacağı paradan, biriktireceği zahireden başka hiçbir fikir işgal edemezdi. Y. K. Karaosmanoğlu - Gereğinde kullanılmak üzerre saklanan tahıl, aşlık.
zahîre ::: azık , depolanmış erzak
zahire ::: anbarda saklanan yiyecek , hububat , azık , parlak , (zahayir) öğle vakitleri sıcaklığın çok olduğu vakitler , dışarı fırlamış olan göz , günün yarısında devenin otlamaktan gelmesi
zahîre ::: depolanmış erzak
Zâhire ::: Yiyecek; gerektiği zaman harcanmak üzere ambarda saklanan hubûbat
Zâhire ::: Yiyecek; gerektiği zaman harcanmak üzere ambarda saklanan hubûbat
zahire :::
ZAHİRE :::