kulak ~ قولاق
Osmanlıca İmla Lügati - kulak ~ قولاق maddesi. Sayfa: 164 - Sira: 16
1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,kulak maddesi. kulak osmanlica yazılışı, kulak osmanlıca imla klavuzu, kulak Türkçe - Osmanlıca imla yazımları, kulak nasıl yazılır, kulak arapça yazılışı, Çağdaş Sözlük Osmanlıca imla klavuzu
1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,, قولاق kulak ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
kulak ~ قولاق güncel sözlüklerde anlamı:
Kulak :::
- Başın her iki yanında bulunan işitme organı
Örnek: Kulaklarımın uğultusu içinde, söylediği lakırtıların hiçbirini duymuyordum. H. C. Yalçın - Bu organın, sesleri toplayıp içeriye almaya yarayan dış bölümü
- Balıklarda başın iki yanında bulunan ve ağızdan alıp solungaçlardan geçirdiği suyu dışarıya vermeye yarayan yarıklardan her biri.
- Telli çalgılarda tel germeye yarayan burgu.
- Sabanın toprağa giren kısmının iki yanında bulunan ve toprağı yollara dökmeye yarayan parça.
- Akarsuların ve özellikle göllerin karaya giren ve durgunlaşan yerleri.
- Seslerin uygunluğunu seçebilme ve değerlendirebilme yeteneği.
- Varlıklı Rus köylüsü.
- Toprak sahibi olan, ücretli emek kullanarak tarımsal üretim yapan veya toprak ve tarımsal araçları kiraya vererek tefecilik yoluyla haksız kazanç sağlayan varlıklı Rus köylüsü.
- İşitme organı; memelilerde dış, orta ve içkulak bölgelerinden oluşan yapı.