ham ~ خام
Osmanlıca İmla Lügati - ham ~ خام maddesi. Sayfa: 102 - Sira: 38
1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,ham maddesi. ham osmanlica yazılışı, ham osmanlıca imla klavuzu, ham Türkçe - Osmanlıca imla yazımları, ham nasıl yazılır, ham arapça yazılışı, Çağdaş Sözlük Osmanlıca imla klavuzu
1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,, خام ham ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
ham ~ خام güncel sözlüklerde anlamı:
HAM ::: f. Olmamış, pişmemiş, çiğ. * Nâfile, beyhude, boşuboşuna. * İşlenmemiş, üzerinde çalışılmamış. * Acemi kimse, tecrübesiz. Terbiye görmemiş kişi.
HAM ::: f. Bükülmüş, kıvrılmış, eğrilmiş.
ham ::: haş
"); hâm ::: (f. s.) : 1) pişmemiş, olmamış, çiğ. 2) işlenmemiş, üzerinde çalışılmamış. 3) boş, nafile, beyhude. Hayâl-i hâm, Ümîd-i hâm : boş hayal, boş ümit. 4) terbiye, tecrübe görmemiş, acemi [kimse].
ham ::: (f. s.) : eğri, bükülmüş. Kamet-i ham : eğri boy. Ebrû-yi ham : eğri kaş.
ham-ı zülf ::: zülfün (saç lülesinin) kıvrımı, büklümü.
Ham :::
- Yenecek kadar olgun olmayan (meyve).
- İşlenmemiş (madde).
- İdmansız.
- Gerçekleşme kolaylığı veya imkânı olmayan.
- Kaba, toplum kurallarını bilmeyen, incelmemiş.
hâm ::: çiğ , tecrübesiz , eğri , bükülmüş , ham , bükük , olmamış
ham ::: çiğ
ham ::: ham
ham ::: eğik eğri
ham ::: bükük
hâm ::: (f. s.) 1) pişmemiş, olmamış, çiğ. 2) işlenmemiş, üzerinde çalışılmamış. 3) boş, nafile, beyhude. Hayâl-i hâm, Ümîd-i hâm : boş hayal, boş ümit. 4) terbiye, tecrübe görmemiş, acemi [kimse].
ham ::: kaba, kabak, olmamış, tor
HAM :::