Çağdaş Sözlük

eski ~ اسكی

Osmanlıca İmla Lügati - eski ~ اسكی maddesi. Sayfa: 76 - Sira: 41

1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,eski maddesi. eski osmanlica yazılışı, eski osmanlıca imla klavuzu, eski Türkçe - Osmanlıca imla yazımları, eski nasıl yazılır, eski arapça yazılışı, Çağdaş Sözlük Osmanlıca imla klavuzu

1976 yılında hazırlanmış Osmanlıca İmla Lügati,, اسكی eski ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

eski ~ اسكی güncel sözlüklerde anlamı:

Eski :::


  1. Çoktan beri var olan, üzerinden çok zaman geçmiş bulunan, yeni karşıtı
    Örnek: Ey benim eski duygularım, eski düşüncelerim. Neden böyle uzaksınız benden? N. Ataç

  2. Önceki, sabık
    Örnek: Anlatışına bakılırsa, eski kâtibe, şimdi fevkalade şık giyiniyormuş. H. Taner

  3. Geçerli olmayan
    Örnek: Bugün mekteplerimiz artık o eski mektepler değildir. R. N. Güntekin

  4. Herhangi bir meslekte uzun süreden beri çalışmış olan.

  5. Geçmiş çağlardaki
    Örnek: Kendimi eski zamanların eski bir gecesinde gayet geç bir saatte sokakta dolaşıyorum sanıyordum. R. N. Güntekin

  6. Mesleğinde uzmanlaşmış, deneyimi olan.

  7. Çok kullanmaktan yıpranmış, harap olmuş şey
    Örnek: Ben babamın eskilerinden uydurma şeylerle giyiniyordum. H. Z. Uşaklıgil

  8. Herhangi bir görevden düştüğü veya durumunu yitirdiği için bir kimsenin eski saygınlığının kalmadığı durumlarda kullanılan bir söz.

  9. Eskiye ait,eski devirden kalma arkaik, kalıntı.

eski ::: çaput, emektar, ezelî, külüstür, paçavra, sabık